CHP’li Cemil Tugay işçi düşmanlığına devam ediyor hâlâ!

İzmir’de 3 Haziran’da sonlanan ve bir hafta boyunca süren belediye işçilerinin grevi CHP’nin nasıl bir patron partisi olduğunu ve işçi düşmanlığında nereye kadar gidebileceğini gözler önüne sermişti. CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay şimdi de 1.030 işçinin işten çıkarılacağını açıkladı. Tugay, Belediye-İş sendikasına bağlı çalışan işçilerin toplu sözleşmeden doğan zam haklarından feragat etmesini istiyor, aksi takdirde işten çıkarmakla tehdit ediyor.
1.030 çalışanı işten çıkaracağını açıklayan Tugay bunun sorumluluğunu Belediye-İş sendikasına yıkıyor. “Bundan sonra işten çıkarılacak arkadaşlarımızın sorumlusu direkt sendikadır, biz değiliz. Sendika belli çalışanların yüksek ücret almaya devam etmelerini sağlamak için bir grup çalışanını feda ediyor.” diyen Tugay işten atacağı işçileri sendikaya karşı kışkırtmanın da yolunu yapıyor.
Karşıyaka Belediye başkanı olduğu dönemde işçi düşmanlığıyla nam salan Cemil Tugay belediye grevinde işçilerin ücretlerini şişirilmiş şekilde gösterip manipülasyon yapmıştı. Bunun yanında CHP teşkilatları grev kırıcılık yapmak için seferber edilmişti. Ayrıca sosyal medyada sayısız “troll” hesap üzerinden işçiler etnik kökenleri ve memleketleri üzerinden hedef gösterilmişlerdi. Şimdi Cemil Tugay ve partisi CHP işçi düşmanlığını Genel-İş üyesi işçilerden çekip Belediye-İş üyesi işçilere doğrultmuş durumda. Böylece sendika ayrımı yapmaksızın işçi düşmanlığında ne kadar “adaletli” olduklarını da göstermiş oldular.
CHP’nin “hukukun üstünlüğü” palavralarına inanmayın!
CHP’nin televizyon ekranlarındaki iki lafından birisi “hukukun üstünlüğü”dür. CHP’ye göre AKP hükümeti hak, hukuk tanımamakta ve yasaları çiğnemektedir. AKP’nin bu konudaki suç listesi epey bir kabarık. Peki CHP sütten çıkmış ak kaşık mı? Konu işçi olunca, sendika olunca ve eline fırsat geçince CHP de hak, hukuk tanımıyor ve birçok yasayı göz göre göre çiğniyor.
Cemil Tugay sendikalı işçileri göz göre göre tehdit etmekte, sendika temsilcilerini hedef göstermekte ve sendikalı olmayı bir cezalandırma sebebi olarak kullanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesinin 2. fıkrası a bendine göre sendikal faaliyete katılmak ve aynı 18. madde 2. fıkra b bendine göre işyeri temsilcisi olmak sebepleri ile işten çıkarma yapılırsa burada açıkça toplu işçi çıkarma usulüne aykırılık var demektir. Bu durumda da İş Kanunu’nun 100. maddesine göre haksız işten çıkarılan her kişi için ayrı ayrı bakanlık tarafından ceza verilir.
Türk Ceza Kanunu 118. maddesine göre sendikal faaliyeti engelleme kapsamında bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cemil Tugay yasaları çiğneyeceğini televizyonlarda açıklamış, işçilerin sözleşme ile kazandığı haklardan vazgeçmesi için baskı yapmıştır. Bu sendikalaşma hürriyetine karşı suçtur. Cemil Tugay açık açık yasaları çiğnemektedir.
Belediye işçisi tek yumruk olmalı
Dün grev kırıcılığıyla Genel-İş’li işçiye saldıran Tugay bugün de insanca yaşanacak ücretler elde etme şansı yakalamış Belediye-İş üyesi işçinin toplu iş sözleşmesinden doğan haklarına saldırmaktadır. İzmir Büyükşehir Belediyesi işçileri Genel-İş, Belediye-İş ayrımı yapmaksızın bu işçi düşmanı saldırıya karşı tek yumruk olmalıdır. İşçi düşmanı CHP ve Cemil Tugay’ı mağlup edecek kuvvet belediye işçisinin üretimden gelen gücünde ve birliğinde mevcuttur!