MESS’in sefalet dayatmasına karşı ayrı gayrı demeden Kavel ruhuyla mücadeleye!
MESS grup toplu iş sözleşmesinde altmış günlük müzakere süreci yine MESS’in dayatmacı ve uzlaşmadan uzak tavrı sonucunda anlaşma olmadan sona erdi. Türk Metal, Birleşik Metal-İş ve Öz Çelik-İş sendikaları ile MESS arasında uyuşmazlık tutanağı tutuldu. İlk altı ay için gerçekleşen enflasyonun da altında bir teklif yaparak ortalama yüzde 10 zam öneren MESS, birçok maddede de mevcut kazanılmış hakları geriye götürecek tekliflerde bulundu. Metal işçileri için her zaman olduğu gibi bugün de zaferin yolu mücadeleden geçiyor.
Kazanılmış haklarımız kayıtsız şartsız kırmızı çizgimizdir!
MESS’in kazanılmış haklarımızı geriye götüren tekliflerinin içinde 3 yıllık sözleşme de var. İki yıl bile ücretlerin enflasyon karşısında erimesi için fazlasıyla yeterliyken 3 yıllık sözleşme söz konusu bile olamaz. MESS son yıllarda alışkanlık haline getirdiği şekilde yine denkleştirme ve telafi çalışması gibi esnek çalışma düzenlemelerini de sözleşmeye sokmak istiyor. MESS ayrıca, metal işçilerinin yıllardır eş ve çocuklarını da kapsayacak şekilde kapsamının genişletilmesini talep ettikleri tamamlayıcı sağlık sigortasından ise tamamen kurtulmak istiyor. Bunlara ek olarak, ikramiyelerin fiili çalışmaya bağlı ödenmesini teklif ederek yine metal işçilerinin kazanılmış bir hakkına daha göz dikiyor.
TÜİK’in yalan enflasyonunun bile altında kalan teklif metal işçisine hakaret etmektir!
MESS’in, metal işçilerinin kazanılmış haklarını geriye götürecek teklifleri de sefalet dayatmaları da yeni değil. Bu dönem ise MESS, birinci altı ay zammı için yüzde 10 oranında zam teklif ederek TÜİK’in sözleşme yürürlük tarihinden önceki 6 ay için açıkladığı yüzde 13,11’lik enflasyon oranının bile altında kaldı. Yalan olduğu herkesin malumu olan TÜİK rakamlarının bile altında teklif vermek metal işçilerinin emeğine hakaret etmektir. MESS’in bu arsızlığının arkasında asgari ücrete, memurlara ve kamu işçilerine hedeflenen enflasyon üzerinden zam yapmayı hedefleyen işçi düşmanı politikalar vardır. Bu politikalar sermayenin işçi sınıfına saldırı programı olan Orta Vadeli Program’dan ayrı düşünülemez. Metal işçilerinin mücadelesi sadece MESS patronlarına karşı değil aynı zamanda işçi sınıfının tamamına yoksulluğu dayatan Orta Vadeli Program’a da karşıdır.
MESS grev yasaklarına ve sarı sendikalara güveniyor! Metal işçisinin yolu Kavel işçilerinin yolu olmalıdır!
MESS’in bu yaptığına teklif bile denemez. MESS’in yaptığı adlı adınca metal işçisine hakarettir. MESS bu dayatmaları yaparken grev yasaklarında rekor üstüne rekor kıran AKP iktidarına ve 12 Eylül sonrasında Koç’un kendi elleriyle büyüttüğü Türk Metal sendikasına güveniyor. Ama MESS’in iki dayanağı da metal işçilerinin gücü karşısında aciz kalıyor. MESS patronlarının güvendiği sendika ağaları 2015’teki “metal fırtına”nın rüzgarını hâlâ enselerinde hissediyorlar. Bugün de Türk Metal üyesi metal işçilerinin tabandan yapacağı baskı ne kadar güçlü olursa MESS’in dayanaklarından biri o kadar güçsüzleşecek, Türk Metal’in sendika ağalarının işçiyi satması o kadar zorlaşacaktır. İktidarın grev yasakları ise son yıllarda metal işçileri tarafından bir bir çöpe atılıyor. Metal işçileri grev hakkını grev yaparak kazanan Kavel işçilerinin yolundan giderek grev hakkını grev yaparak savunuyorlar. 2022’de Bekaert, 2023’te Schneider Enerji, daha sonra 2025 yılında Grid, Arıtaş, Hitachi ve Schneider Elektrik’te metal işçileri grev yasaklarına rağmen greve çıktılar ve kazandılar. Bugün de her fabrika Kavel olmaya hazırlanmalıdır. Metal işçilerinin yolu grev yasaklarına karşı işgal grev direniş diyerek mücadele eden Kavel işçilerinin yoludur.
MESS’i ezmek, hakkımızı almak için grev komiteleriyle greve hazırlanalım!
MESS dayatmacı tavrı ile bir kez daha müzakere ile dize gelmeyeceğini gösterdi. Metal işçileri her zaman olduğu gibi bugün de her kuruşu mücadele ederek söke söke almak zorunda. MESS’in en büyük dayanağı ise grev yasakları. MESS, Türkiye işçi sınıfının grev hakkını grev yaparak nasıl kazandığından, son yıllarda grev yasaklarını bir bir nasıl çöpe attığından haberi yokmuş gibi davranıyor. Metal işçileri ise bu dayatmalara karşı her fabrikayı Kavel yapmak üzere hazırlanmalıdır. Artık MESS’in anladığı dilden konuşmanın ve fabrikalardan işgal, grev, direniş sesini yükseltmenin vakti gelmiştir!
Bu sesin altı grev hazırlıkları ile doldurulmalıdır. Fabrikalarda grev komiteleri kurulmalı ve grev hazırlıkları başlamalıdır. Bütün sendikaların ve bağlı oldukları konfederasyonların grev fonları MESS’e karşı seferber edilmelidir. Önümüzde büyük bir kavga bizi bekliyor. Bu kavgadan zaferle çıkmak için sendikalarımızı Kavel ruhuyla harekete geçirelim. MESS’i ezelim, hakkımızı alalım!






